20 Mart 2014 Perşembe

Etkili sözler

Hatırlamak için bir hafızamız varken, unutmak için elimizde hiçbir şeyin olmaması; hayatın bize attığı en büyük kazıktır.


Sen gittikten sonra yalnız kalacağım. Yalnız kalmaktan korkmuyorum da, Ya canım ellerini tutmak isterse?


Hiç kimsenin iyi gelmediği yerden sarıyorsun yaralarımı, hiç kimsenin dokunamadığı yerden kanatıyorsun sonra.


Kirli bi çocuk yüzüyüm kapında; ama dünyann en temiz gözleriyle bakıyorum sana. “Şeker değil istediğim, yüreğini koy avuçlarıma.”


Sizin hiç, varlığı yokluğunuz olan bir aşkınız oldu mu? Ve içinde “kal” saklayan bir “git”iniz? Benim oldu.


Kötü biri olduğumu söyleyenlerin hepsi. Sahip olduğum iyi niyetlerimin katilleriydi..


Hayatta öyle insanlarla birlikte olacaksın ki; Onlar için ‘İyi mi?’ diye sormadan ‘İyi ki’ var diyebilesin!


Beklemek; Şimdi hiç duymayan birine, dünyanın en güzel şarkısını söylemek kadar anlamsız.


Hiç kimse geriye dönüp yeni bir başlangıç yapamaz fakat herkes bugüne başlayıp yeni bir son yaratabilir.


Bazen bir şeyler yazarsın ona, yazar silersin.. yazar silersin.. O hiçbirini okumamış olur ama sen hepsini söylemiş olursun.


Gidebilirsin ya da beni unutabilirsin.. Ama ben yokmuşum gibi yaparsan eğer, hiç olmamışsın gibi davranırım! Kıvranırsın.


Seni hatırlatan herşeyde, katledilmiş mutluluklarım var. Her gülüşüm kanla karışık yağmurlu şimdi..


Boynu bükük duruyorsam eğer; içimden öyle geldiği için değil, yüreğimden gidenler olduğu içindir!


Dünyada akla değer veren yok madem, aklı az olanın parası çok madem, getir ordan şu rakıyı, alsın aklımızı: Belki böyle beğenir bizi el alem!


Ben genelde sırılsıklam aşık oluyorum, ama bir de bakıyorum ki bu aşkta ıslanan yine sadece  ben oluyorum.


Şimdi sen; Uzattığın elini tutmayan ele mi dargınsın, yoksa tutmayacak bir ele uzattığın için, kendine mi kızgınsın?


Ben bu hayatta sadece iki kişiye güvenirim.. Bunlardan biri benim, diğeride sen değilsin.


Okumayı öğrenen çocuk gibi hecelerken ismini, “aşk” oldu dilim damağım.. Sus’adım bu gece sana..


Hayatın en hüzünlü anı, mevsimine kapıldığın kişinin bahçesinde açabilecek bir çiçek olmadığını anladığın andır.


Sen bana mı soruyorsun yalnızlığı sever misin diye ? Ben ki; ‘çayı bile iki şekerli içerim, birlikte erisinler diye’..


Parlatıcıyla aydınlanmaz gelecek, fön çekince düzelmez hayat ve fondotenle kapanmaz yaralar.


Hergün biraz daha artan sensizliğe kafa tuttum. Ama mutlu ol seni unutamadigim yerde kendimi unuttum.


Yolların uzaklığı farketmezdi seven yürek için. Bahaneler üretiyorsa gel vazgeç. Değmez üzülmeye, yalan bir sevda için.


Aslında söylediklerimden çok, sakladıklarımda gizliyim. En iyisi anlamak için konuştuklarımdan çok, sustuklarıma kulak verin.


Başkalarının hatalarından ders alın. İnsan bütün hataları kendi yapacak kadar uzun yaşamıyor.


Cesaret bir gaz pedalıdır ve korku da bir fren; hedefinize giderken ikisine de ihtiyacınız vardır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder